Olmasaydın Olmazdık ! 10 Kasım Atatürk’ün Huzurundayız…

748 views

Dünyanın az yetiştirdiği devlet adamı ve kahramanlardan biri olan Mustafa Kemal ATATÜRK “insanlık ülküsünün açık ve seçkin önderi ve Türk ulusunun uygarlık güneşi” olarak yaşadı ve yaşayacaktır…

“Atatürk, Millî Mücadelede millî birliği temin eden eşsiz bir lider, muharebe meydanlarında efsanevî bir kumandan, devlet kuran büyük siyaset adamı, milletin çehresini değiştiren kudretli bir inkılâpçıdır. Bu vasıflarıyla, insanlık tarihinin tanıdığı en büyük adamlardan biri olduğunda şüphe yoktur. Kahramanlık ve yüksek insanlık meziyetlerini en yüksek seviyede taşıdığında dünya tarihçileri ve fikir adamları tereddütsüz birleşmektedir. “

Dağ başını efkâr almış
Gümüş dere durmaz ağlar
Gözyaşından kana kesmiş gözlerim
Ben ağlarım çayır ağlar çimen ağlar
Ağlar ağlar cihan ağlar
Mızıkalar iniler ırlam ırlam dövülür
Altmış üç ilimiz altmış üç yetim
Yıllar gelir geçer kuşlar gelir geçer
Her geçen seni bizden parça parça götürür
Mustafa’m Mustafa Kemal’im.

“Atatürk, milletin tarihî seyrini değiştirebilece k üstün meziyetleri sayesinde, memleketi askerî ve siyasî zaferlerle uçurumun kenarından kurtarmıştır. Dünya tarihinde, her türlü imkânsızlığa rağmen inandığı fikri tatbik sahasına dökmüş. “Ya istiklâl, ya ölüm!” parolası ile bir Millî Mücadele kazanmış, arkasından yepyeni hüviyette bir çağdaş millet ve devlet yaratmış adam azdır. İçinde bulunduğu şartları değerlendirmede , engelleri ortadan kaldırmada gösterdiği büyük başarı Atatürk’ün ayrı bir özelliğini teşkil etmektedir.

Diyebiliriz ki Atatürk, Türk toplumunda sadece çağdaşlaşma gereğini gördüğü için değil, bu çağdaşlaşmayı en kısa zamanda gerçekleştirecek yolu gösterdiği için ve nihayet çağdaşlaşmaya engel olan etkenleri cesaretle bertaraf ettiği için büyüktür. Esasen “Modern Türkiye’nin Kurucusu” sıfatını da işte bu büyüklüğünden almaktadır.”

Ankara’nın taşına bak
Tut ki baktım uzar gider efkârım
Çayır ağlar çimen ağlar ben ağlarım
Gözlerimin yaşına bak
Ankara Kalesi’nde Rasattepe’de
Bir akça şahan gezer dolanır
Yaşın yaşın mezarını aranır
Şu dünyanın işine bak
Mustafa’m Mustafa Kemal’im.

Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.
Mustafa Kemal ATATÜRK.

Adın titretir cihanı
Şanın yüceltir vatanı
Çanakkale de yatan şehidim
Dalga dalga al bayrağım
Şerife bacımın kağnısındaki mermim
Çakmak bakışlı komutan Mustafa Kemalim.

“Büyük Nutku’n sonlarında, Türk gençliğine hitaben çizdiği tablo, aslında, kendisi mücadeleye atıldığı zaman, memleketin içinde bulunduğu tablodur. Atatürk, en güç şartlar altında bile, her şeyin bitti zannedildiği bir zamanda bile, Türk milletine güven hissinin kaybolmaması gerektiği gerçeğini, eseriyle ispatlamış bir millî kahramandır; onun için sembol olmuştur, onun için bayrak olmuştur.”

ATATÜRK belki bir bilim adamı değildi, ancak; gerek asker olarak, gerekse idareci olarak her konuya bilimsel bir yaklaşımla eğildiği inkâr edilmeyecek bir gerçektir. ATATÜRK’ün bütün zaferlerinde, O’nun yararlandığı en etkili silâhlardan birincisi zekâsı ve dehâsı, ikincisi de bilimsel yöntemi kullanmaktaki ustalığı ve bilime olan saygısıdır. Bu kadar güçlü bir devlet adamının kurduğu köklü ve Türk’e özgü devlet, her gün daha uygar, daha mutlu olarak yaşayacaktır.

“Bütün ömrünü hizmetine verdiğin Türk Milleti ile beraber, senin huzurunda tazim ile eğiliyoruz.

“Vatan Sana Minnettardır… ”

Atatürk’e Göre İki Mustafa Kemal var :

Biri ben, et ve kemik geçici Mustafa Kemal… İkinci Mustafa Kemal, onu “ben” kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni yaşam ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim girişimlerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!
1933 (Hamdullah Suphi Tanrıöver, Yerli Yabancı 80 İmza Atatürk’ü Anlatıyor, s. 183)

Bizlere Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün  gerçek sıfatını öğreten,varlığını bildiren,kalbimizde sevgisini,saygısını yeşerten ve büyüten bir sıfatı Şahımerdan Ali olan yüce Pirimiz Zöhre Ana’mıza sonsuz şükran ve niyazlarımızı sunarız.

Allah, bu milleti Atatürk ve Zöhre Ana’nın ışığından ayırmasın…

Mustafa Kemal Atatürk’ün Umman’da verdiği Nefesler:

Hacı Bektaş Veli çekmiş gediyor

Bir sıfatı ata savaş bitiyor

Bülbüller dalında cemde ötüyor

Gerçek derviş Zöhrem ocak tütüyor

***

Zemheri ayında gülleri açan

Gatar gatar durna göklerde uçan

Marubun sesini maşrupda saçan

Atma sen dervişe minafık utan

***
Ben bilirim Zöhre ananın hocası

Muhammet Ali’dir gerçek duası

Bağdat horasandır ermiş sılası

Ali Rıza derler Pirin babası

***
Kahraman atayın biter mi derdi

Yedi yaşlı oğlan Ali’dir bendi

Sıfatı Bektaşı Hacı’dır teni

Bir ismi Mustafa Kemal’dir kendi

***

Doğdum selanikde silinmez sırım

Her çiçekten toplar kokuyu arım

Bir zaman Bektaşı söylerler sarım

Her zaman ölmedim ölmedim varım

***

Mustafa dediler benim adıma

Bir sıfatı Ali bindi atıma

Şimdide Zöhre Ana geldi sıfata

Duyulsun şanımız Yüce Allahla

***

Bilirim memleket elden gidecek

Avuç avuç toprakları bitecek

Her zamanda şahı Merdan dönecek

Kurbanlar kesilir Zöhrem dönecek

Bildiren: Pir Zöhre Ana

 

Paylaş

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz