Bugün Dünya’da ve ülkemizde kutlanacak olan emekçi kadının günü, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’dür.
Yüzyıllardır yaşamın ve üretimin içinde olan kadınlarımızın, 21. yüzyılın sunduğu tüm olanaklara rağmen en temelde sahip olması gereken “toplumsal cinsiyet eşitliği” nin gerçekleşmemiş olması kadının insan haklarının ihlaline sebep olmaktadır.
Dolayısıyla kadının yok sayılması, kadının emeğinin ve bedeninin sömürüsü ile kadının işsizliğine ve yoksulluğuna sebep olmaktadır. Kadına yönelik psikolojik ve fiziki şiddet, ayrımcılık, baskı; işyerinde, sokakta, evde her yerde artarak devam etmektedir.
Türk milletinin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşması için kadını erkeği ile eşit yurttaş olması gerektiğine inanan Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk 1926 yılında Medeni Kanunun ile kadınlara haklar vererek geleceğe güvenle bakmalarını sağlamıştır.
Biz kadınlar bütün haklarımızın farkında olmalı mücadele ve dayanışma içerisinde olarak laik, çağdaş ve aydın bir vatansever olarak önce kendimizi sonra gelecek nesilleri yetiştirmeliyiz.
Şiddetsiz ve sömürüsüz bir dünyada emek, eşitlik, özgürlük ve hakları için sesiz kalmayan mücadele ve dayanışma gösteren kadınlarımızın onurlu mücadelesini selamlıyor, bu uğurda emek harcayan tüm dünya kadınlarının 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nümüzü en içten dileklerle kutluyorum.
PİR ZÖHRE ANA