Ankara Halk Âşıkları Kültür ve Araştırma Derneği (AŞ-DER) Başkanı Ozan Çoban Hüseyin ÇERMEK ,23.03.2007 tarihli Anayurt Gazetesinde Pir Zöhre Ana’yı konu alan bir köşe yazısı kaleme aldı. Bu makalenin satır araları dikkatlice okunduğunda Pir Zöhre Ana’nın sadece Hak Muhammed Ali yolunun inanç ve ibadetlerini süren, topluma aktaran bir Evliya olmasının yanında ikinci misyon olarak toplumsal ve sosyal alanlarda yine toplumun yanında olması ve destek vermesi olarak görülmektedir.
Keza 2011′in Mart ayında basımı yapılan “1982-2011 SOSYAL YARDIMLAR ve ETKİNLİKLER“ kitapçığı bunun kanıtı niteliğindedir.
“AÇIKKAPI
“Ankara’nın Mamak ilçesi Keçikıran semtinde 25 yıldır Zöhre Ana isminde bir hanımefendi var. Bu hanımefendiye bir kısım insanlar türlü çeşit iftiralar atıyorlar ve diğer insanları da teşvik ediyorlardı. Bu hanımefendi ne yapıyordu ki bu kadar öfkeleniyorlar, nedenini kendim araştırma gereği duydum. Çünkü Alevi kökenli idi. Kötüleyenlerin %99’u da Alevi kökenli insanlardı. Örneğin, ozanlar, şairler saz çalıyor,şiir okuyor diye… Özellikle türbeleri tamir ettiriyor, niçin ? Bu işten onlara göre büyük menfaati vardı.
21.yy. da Zöhre Ana ve sevenlerinin kurduğu vakfı sudan sebeplerle bu türlü dedikodular ve yalancı şahitlikler kapattırdı.
Yurtiçi ve yurtdışından günümüzde babasını ve anasını ziyarete zor giden insnaların buraya akın akın gelmelerinin sebebi nedir?
Bu gelenlerin hepsi akıldan noksan mı?
Bu düşünceler beni araştırmaya sevk etti.Yaptıkları nı,ne yaptığını sordum;bizzat sabit delillerle öğrendim ve sizlere aktarıyorum.
1. Marmara Depreminde depremzedelere ilk Zöhre Ana Vakfı el uzatmış.
2. Yüzlerce kimsesiz çocuklara resmi makam aracılığıyla yiyecek,giyecek dağıtmış.
3.Yüzlerce üniversite ve diğer okullarda okuyan maddi dayanağı olmayan öğrencilere burs vermiş ve veriyor.
4. O çevrede yoksul kimseler üç öğün yeyek yiyor.
Kısaca özetleyeceğim; insanım diyen herkesin destekleyeceği, en azından çok güzel diye teşvik edeceği bu faaliyetlerin neyi bunlara dokundu bilemiyorum!..
Zöhre Ana’nın yaptığı türbeleri gördüm, köylülerle konuştum, türbelerin yanına en azından tuvalet yaptırması dahi alkışlanacak bir şeydir.
Kıskançlıklarından kimi belediyeler yaptırdığı taşları söküyorlar. Nedeni, Zöhre Ana’nın yaptırması. Peki sen neredeydin şimdiye dek? Niçin yaptırmadın?
Gelelim kendilerine bir zamanlar ilericiyim diyen ilericiliği de ateistliğiyle kirleten Yaradan’a, Allah’a,Kur’an’ a, Peygambere, Ehlibeyt’ine küfretmeyi, marifet sayan savunacak hiçbir tezi kalmayan,halkın içinde hiçbir hörmeti olmayan,bu kişiler kendilerini küfrettikleri o dinin kutsal insanlarının gölgesine sığınarak vakıf ve derneklerin yönetim kurullarına gelerek para kazanmanın peşindeler. Bunun adı riyakarlıktır.
Sonuca gelirsem ben Çoban Hüseyin Çemrek olarak diyorum ki Zöhre Ana gibi kıymetli insanlar çoğalsın. Keşke Zöhre Ana’nın yaptığını bizler de yapabilsek. Atatürk’ün kurduğu bu Cumhuriyet aşıklarına bu tür insanlara destekten başka bir şey yakışmaz.
Ne mutlu ki Zöhre Ana’yı tanıyanlara…
Sevgilerle…
Ankara Halk Âşıkları Kültür ve Araştırma Derneği (AŞ-DER) Başkanı
Çoban Hüseyin ÇERMEK.”